Güncelleme Tarihi:
NARİN Güran davasının ikinci duruşması dün başladı. Salona önce sanık ailesi, sanık müdafileri alındı. Milletvekilleri ve sivil toplum temsilcileri de duruşmadaydı. Duruşma öncesi Mahkeme Başkanı milletvekillerini fotoğraf çekimi konusunda uyardı “Size dokunulmaz telefonlarınıza dokunulur” diye espri de yaptı.
SİYAHLAR İÇİNDE GELDİLER
Ardından sanıklar getirildi. Önce Salim Güran getirildi. Kravatsız siyah takım elbise giymişti, yüzü tıraşlı ve bakımlıydı. Sonra anne Yüksel Güran geldi, o da siyah elbiseliydi. Ardından ağabey Enes Güran 5 jandarmanın kontrolünde siyah spor kıyafetler içinde içeri girdi. En son da komşu Nevzat Bahtiyar salona alındı. Önceki haline göre tıraşı daha düzgün ve bıyıkları belirgindi. İlk duruşmadaki yerine alındı. Salonda avukatlar, gazeteciler, hukuk fakültesi öğrencileri, stajyer hâkim, savcılar ve sanık yakınlarıyla tıka basa doldu. Mahkemenin yedek üyesi hâkim de duruşmayı kürsünün ucundan takip etti. Duruşmada ilk SEGBİS’ten adli psikolog eşlinde amca Salim Güran’ın yanında çalışan 15 yaşındaki Ramazan Atasoy dinlendi. Narin’in kaybolduğu gün şahit olduklarını anlattı. Anlattıkları Salim Güran’ın ifadeleriyle uyumluydu. Yeni bir şey söylemedi.
TANIKLA YÜZ YÜZE SORGU
Asıl hareketlilik ve gerginlik ikinci tanık köyün çobanı Ahmet Akgün dinlenirken yaşandı. Ahmet Akgün’ün Güran Ailesi tarafından sorgulanıp darp edildiğine dair güvenlik kamerası kayıtları ortaya çıkmıştı. Tanık yerine geçince Mahkeme Başkanı da kürsüden indi, tanığın yanına gitti. Sorularını yüz yüze yöneltti. Güran Ailesi’nin ona ne sorduğu ve neden darp edildiği soruldu. Çoban Ahmet ise tehdit edilmediğini, ifadesi için kimsenin telkini olmadığını söyledi. Çoban Ahmet ısrarlı sorulara “Hiçbir şey bilmiyorum, görmedim” demeye devam etti. Konuşmak istemiyordu. Savcı da sorularını sormak için kürsüden indi tanığın yanına geldi. “Enes hakkında ne konuşuyorlardı?” diye ısrarla sordu. Sanık avukatları araya girdi. “Biz de tanığın üstüne yürüyeceğiz” diyerek savcıyı tanığın üstüne yürüdüğünü ima ettiler. Bu kez Mahkeme Başkanı araya girdi, avukatlara “Siz de tanığın yanına gelip soru sormuştunuz” diye uyardı. Savcı, Çoban Ahmet’ten kendisini sorgulayan Güranların özellikle Enes hakkında ne konuştuğunu öğrenmeye çalışıyordu. Çoban Ahmet de ısrarla “görmedim, duymadım” demeye devam etti. Bir saate yaklaşan ifadesi boyunca dört kez ağladı ve hâkim yanına gelip onu sakinleştirmeye çalıştı. Çoban Ahmet’in ifadesinin her aşaması gergin ve heyecanlıydı. Ürkek ve çekingen hâlinden hiç konuşmak istemediği anlaşılıyordu. Salim’in abisi Erhan Güran dinlenen üçüncü tanık oldu. Çoban Ahmet’i neden sorgulandıklarını anlattı. “Şüpheli hareketleri vardı” dedi. Mahkeme Başkanı “Geçen duruşma bunu neden söylemediniz?” diye sorunca da “Unuttum, art niyetim yoktu” dedi. Savcı ısrarlı sorularıyla Erhan Güran’ı sıkıştırdı.
NEVZAT DAHA HAREKETLİYDİ
Nevzat bu kez daha hareketliydi. Verilen aralarda Güranların olduğu tarafı dikkatle gözledi. Bir sıra önünde eski Aile Bakanı Derya Yanık ve diğer milletvekilleri vardı. Aralarındaki mesafe bir metreden biraz fazlaydı. Verilen arada göz göze gelip gelmeyeceklerine dikkat ettim. Ancak Yanık herhangi bir göz teması kurmadı. Nevzat Bahtiyar “Sanık kürsüsüne çağrıldığında söyleyecek yeni bir sözüm yok, talebim de yok. Narin’i ben öldürmedim. Bana iftira atılıyor ” dedi. Sanık avukatlarının olay günü bahçede patlıcan sulayıp sulamadığına dair soruya genel tavırlarından farklı olarak “Patlıcan çok seviyorsanız, patlıcan alayım size, bu ne patlıcan patlıcan...” dedi ve tepki gösterdi.
SALON KARIŞTI
Duruşmada savcı mütalaayı da tekrar etti. Sanıkların iddianamede talep edildiği gibi cezalandırılmalarını istedi. Ardından da Arif Güran’a söz verildi. Yaklaşık bir saat duygusal tonları ağır basan bir beyanı oldu. Bir zaman sonra ağlamaya başladı, bu sırada Enes Güran ve anne Yüksel Güran da ağlamaya başladı. Bunun üzerine sanık yakınları da bağırıp sitem etmeye başladı ve duruşma salonu karıştı. Mahkeme duruşmaya ara verdi. Devam eden bölümde sanık yakınları duruşmaya alınmadı. Avukatlar da mütalaya dair değerlendirmelerine devam etti.
Mahkeme süreci çok hızlı ilerledi. İlk duruşmadan sonra savcılık mütalaası hızla hazırlanmış ve mahkemeye sunulmuştu. İkinci duruşmadaki emareler de yargılamanın hız kesmeden devam edeceğini gösteriyor. Tekrar niteliğindeki sorular ve talepler kabul edilmedi. Katılma talepleri de dikkate alınmadı. Taktik nitelikli görülen itirazların ve duruşmayı uzatmaya matuf müdahalelerin önü kesildi. Bu duruşmanın oturumları sonrasında cuma veya cumartesi yargılamanın tamamlanması ve nihai kararın çıkması muhtemel...